Eteğin boyu                                                         

      Samsun Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü gündemden hiç düşmüyor.

      Bundan dört beş ay kadar önce yine Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nün “özürlü maaşları” ile ilgili bir konuda kendi içinde yapmış olduğu bir uygulamayı sizlerle paylaşmıştım. O zaman özürlü bakım parası olarak anılan ve devletin özürlü yakınlarına verdikleri, bakım hizmeti karşılığında ödenen paraların, İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü tarafından işletildiği, özürlü bakım parası olarak anılan paraların ailelerin hesabına aktarılmadan Ziraat Bankası'ndan, pazarlık yapılan başka bankaların hesabına aktarıldığı, faizinden gelir elde edildikten sonra tekrar Ziraat Bankası'na aktarılarak ondan sonra özürlü ailelerine ödeme yapıldığı" iddia ediliyordu.

       Yani devlet sahip çıktığı özürlüsüne onun bakımı için para yolluyor ama Samsun’daki maharetli bürokratlarımız bu paraları özürlü ailelerin hesaplarına aktarmak yerine başka bankalara aktarıp bundan faiz ya da promosyon geliri sağlamayı tercih edebiliyor.

      Bu iddiaların üzerinden aylar geçiyor, resmi mercilerden konuyu inceleyip bir açıklama yapma gereği bile duyulmuyor.

      Aynı Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nde geçen hafta Samsun’u Türkiye gündemine taşıyan başka bir olay daha gerçekleşiyor. Aylar önce faiz ya da promosyon peşinde koştuğu iddia olunan il müdürünün bu defa kurumda sözleşmeli çalışan bir psikologa etek boyu üzerinden müdahalesi konuşuluyor.

      Başka sözler söylemeden önce şu müdahalenin şeklini bir senaryolaştıralım isterseniz:

      Samsun Sosyal Hizmetler İl Müdürü Psikolog Z. yi odasına çağırır. Şahadet parmağı ile göstererek “hemen eve gidiyorsun, kıyafetini değiştiriyor geliyorsun…” der.

      Buna karşılık Psikolog Z. “ neden rahatsız oldunuz, benim bir rahatsızlığım yok…” der.

      Sen misin öyle diyen, Psikolog Z. geçici görevle Havza’ya sürülmeye çalışılır. Ama Sayın Valinin duyarlı davranması ve devreye girmesiyle bu yapılamaz.

      Ama daha durun; henüz her şey bitmemiştir. Yine üstün bir maharet örneği sergilenir. Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nün 2011 hizmet alım ihalesinde ihtiyaç olmasına rağmen psikolog alımına gidilmez. Böylece Psikolog Z. nin bir bayan hassasiyeti ile savunduğu hakları ve sayın valinin devreye girmesi vız gelir tırıs geçer.

      Artık psikolog Z. Samsun Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü bünyesinden defedilmiştir.

      Hikaye böyle.

      Olayın ardından yanlış anlaşılmaya mahal vermemek adına Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası’nın da çabasıyla herkes bahsi geçen kıyafeti ve eteğin boyunu Psikolog Z. nin üzerinde birebir manşetlerde gördü.    

      Aslında herkes kendi kızının, bacısının, eşinin hatta anasının da benzer özellikte kıyafetler giydiğini bu fotoğrafa bakınca anladı.                                            Çünkü Psikolog Z. nin giydiği kıyafet kadınlarımızın gündelik yaşamlarında kullandığı yaygın giyim tarzlarından biriydi.

      Psikolog Z. de Türkiye’de Laik Demokratik Cumhuriyet rejiminin yetiştirdiği bireylerden birisidir. Başka ülke ya da kültürün yan ürünü olmamıştır, sanırım öyle olmaya da niyetli değildir.

      “Bu toplumda doğmuş ve yetişmiş, toplumun değerlerini, hassasiyetlerini bilen psikoloji alanında yüksek öğrenim görmüş bir bayanı rahatsız etmeyip il müdürünü rahatsız eden, dürten şey nedir?” diye kendi kendime soruyorum.

      Bu olsa olsa; gerici, akıldan yoksun bir zihniyetin sosyal devlet olgusu içinde yer alan çağdaş kurumsal yapılara kadar yansımasıdır.

      Böylesi olayları Samsun dışındaki başka büyükşehirlerde asla bu kadar bariz göremezsiniz.

      Eğer atanan bürokratlar kendi asli kurumsal işleri dışındaki konularla daha fazla gündeme geliyorlarsa; bu siyasal iktidara mensup Samsun siyasetçilerinin bürokrasiye taşıdığı nitelikle de doğrudan ilgilidir.

      Ve bu yönüyle de Samsun talihsiz bir şehirdir.

                                                                                                   11.01.2011