Liderler Dün, Bugün

Liderler dün, bugün…                                                

Yıl 1991.

Seçimler öncesinde liderler o zamanki TRT ekranlarında canlı yayın stüdyosunda bir araya gelmişler.

Kimler yok ki.

Bir tarafta Refah Partisi’nden Necmettin Erbakan, Sosyalist Parti’den Doğu Perinçek, Anavatan Partisi’nden Mesut Yılmaz, diğer tarafta Doğru Yol Partisi’nden Süleyman Demirel, Demokratik Sol Parti’den Bülent Ecevit ve Sosyaldemokrat Halkçı Parti’den Erdal İnönü.

Liderler karşılıklı oturmuş sırayla konuşuyorlar.

Açık oturumu yöneten TRT sunucusu oldukça sakin. Oturum düzeniyle ilgili açıklamaları rahat bir üslupla, lüzumu olduğunda liderlere izah ediyor.

Liderler ise program sunucusuna karşı oldukça saygılı.

Herkes sırası geldiğinde kendisine ayrılan sürede ülkenin sorunlarını (O zaman en çok konuşulan konu enflasyon) ve kendi çözüm önerilerini anlatıyor.

Bir lider konuşurken diğerleri dikkatle ve sabırla onu dinliyor.

Arada bir TRT kameraları liderlerin yüzlerini yakınlaştırdığında fıldır fıldır dönen gözler ve tatlı tatlı gülümsemelerden başka bir tepki yok.

Herkes pür dikkat konuşanı dinliyor.

Programın en hareketli bölümü Doğu Perinçeğin konuştuğu anlar. O da Perinçeğin elini kolunu çok sallaması, diğer liderleri ve siyasi anlayışları o gün yaşanan olumsuzlukların sebebi olduğu düşüncesiyle suçlaması…

Suçlamalar için kullanılan sıfatlar ise “acı reçete” , “iflas etmiş siyaset” ve benzeri.

Dahası yok…

Açık oturumda enflasyon ve terör en önemli konu başlıkları.

Kimi özelleştirmeden yana kimi de kamulaştıralım diyor.

Laiklik ve rejim konularının tartışmada lafı bile edilmiyor.

Bu tablodaki liderlerden üçü aramızdan ayrıldı, biri malum davadan dolayı tutuklu. Kalan ikisi ise artık aktif siyasetten uzakta.

 …

Uzunca zamandır Türkiye’de siyasi parti liderlerini böyle bir arada göremedik. En son 2002 seçimlerinden önce sadece iki liderin bir televizyon kanalında yan yana geldiğini anımsıyoruz.

Üzerinden tam dokuz yıl geçmiş.

Artık liderler zorunlu haller dışında yan yana durmuyorlar.

Tek liderin hazır olduğu ve eline verilen soruları sormanın ötesine geçemeyen sunucularla yapılan sahte programları izlemek zorundayız.

 …

1991 yılındaki Türkiye’de lider zenginliği ve onların birbirlerine karşı tutumlarıyla bugünü karşılaştırdığımızda; bir yol aldığımızı söyleyebilmek hayli zor.

Bunun paralelinde darbelere rağmen her zaman zenginliğini koruyabilen siyasal yaşamımız, tam da darbelerin sona erdiğini düşündüğümüz ve darbeci olduğu iddia edilenlerin hapislerde süründürüldüğü bir zamanda nedense fakirleşiyor.

Ve diyorlar ki: “Türkiye demokratikleşiyor.”

Buna ağlamak yetmez.

29.11.2011



Yorumlar - Yorum Yaz
Saat
Hava Durumu
Takvim