Büyükşehir sınırları…
Ekim ayının başında İçişleri Bakanlığı tarafından yürütülmekte olan 'Türkiye'de Yerel Yönetim Reformu Uygulamasının Devamına Destek Projesi' kapsamında 'Yerel Yönetim Reformuna İlişkin Ordu Bölge Çalıştay’ı yapılmıştı. Atakum Kent Konseyi adına katıldığım ve yaklaşık bir gün süren toplantıya Ordu ve Karadeniz bölgesinde yer alan illerden belediye başkanları, belediye meclis üyeleri ve kent konseylerinden temsilciler katılmıştı.
Açılış konuşmalarının ardından grup çalışmalarına geçildi. Grup çalışmalarında daha öncesinde hazırlanmış olan başlıklar ve sorular üzerinden yerel yönetimler katılımcıların görüşleri alınarak değerlendirmeye tabi tutuldu.
Bu başlıklardan birisi de “Büyükşehir sınırlarının il sınırları yapılması” hakkındaki soruydu.
Kanaatimce soru bizden şunu düşünmemizi ve tartışmamızı istiyordu:
“Bir ilde büyükşehrin görev sınırları o ilin il sınırları olsun mu? Olmasın mı? Olursa bunun faydaları nelerdir? Yok, olmazsa sakıncalar nelerdir?”
Belediye başkanlarının ve kent konseyi başkanlarının tek tek görüşleri alındı. Benim bulunduğum grupta bir tek kişi bile Büyükşehir sınırlarının il sınırları yapılması görüşünü desteklemedi.
Sanırım diğer çalışma gruplarında da ortak görüş bu olmuştu.
Sonuç olarak iktidar ya da muhalefetten yerel yöneticilerin ortak kanısı; Büyükşehir sınırlarının il sınırlarına çekilmesinin fayda sağlamayacağı yönündeydi.
İçişleri bakanlığının yürüttüğü bu çalışma benzerleri yurdun diğer bölgelerde de yapılmıştı. Toplantıları yöneten moderatörler Büyükşehir sınırlarıyla ilgili soruda eminin her yerde aynı yanıtı almışlardır.
Şimdi Van’daki depremin ardından konu yeniden gündeme geldi. “Büyükşehir sınırları il sınırlarına çekilecek.”
Sözüm ona; yeniden sağlıklı yapılaşma, şehirleşme daha mümkün olacak ve yaşanan deprem afetinin yaraları daha hızlı sarılacak…
Doğrusu bunların ivedilikle yapılması gereklidir.
Bunun için mevcut düzenlemeler de yeterlidir.
Bu ülkede yaşayan her yurttaşın hükümetten bir an önce yapılmasını beklediği de budur.
Ancak milletin yüreği yanarken bunu fırsat bilenler avuçlarını ovuşturmaya başladı bile.
Bu ne hırstır, anlamak mümkün değil.
Bu nasıl bir oyundur ki kazananlar kuralları bir punduna getirerek yeniden yazmayı kendine hak görüyor ve bunu içine sindirebiliyor.
Depremler, binalarımız kadar siyaset ahlakımızı da sallıyor…
Unutmadan, Büyükşehir sınırları il sınırları olacak şekilde düzenleme yapılırsa; Vezirköprü’nün Mezra’sından Ayvacığın Sofulan’ına Terme’nin Ambartepe’sinden Yakakent’in Çamalan’ına kadar sivrisineğin sorumlusu Atakum’da da olduğu gibi Büyükşehir’dir, onu da baştan söyleyelim…
15.11.2011